Ek Gıdaya Geçiş Sürecinde Yaşanabilecek Sorunlar

Ek Gıdaya Geçiş Sürecinde Yaşanabilecek Sorunlar

Yeni doğan bebeklerin ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesi bir çok sağlık otoritesi tarafından önerilmektedir. Çünkü bebeklerin sindirim sistemleri henüz katı gıda için hazır olmamasından ve bebeklerin bağışıklık sisteminin gelişmesi için anne sütüne büyük bir ihtiyaç duyulmaktadır. 6 aydan sonra bebek gelişiminde belli bir yol alınmış olduğundan ve anne sütünün artık bebek gelişiminde yetersiz kalmasından ötürü ek gıda gereksinimi ortaya çıkmaktadır.

Ek gıdaya geçiş dönemi aynı zamanda bir dönüm noktasıdır. Bebeğin ömrünün geri kalan zamanı boyunca yiyeceği maddeler ile belli bir sıraya göre bu dönemde tanışacaktır. Bu dönemde bazı sorunlar yaşanabilir.  Bu sorunlar karşısında ayrı bir problem de henüz konuşamayan bebeğinizin yaşadığı sıkıntıları dile getirememesi olacaktır. Bebekler kendilerini beden dili ile verdiği tepkiler ile ifade eder. Bu durumda bebeklerin verdiği işaretler genellikle, yemek seçme, yemekten hoşnut olmama, yemek esnasında çıkarması, emme, çiğneme veya yutma zorluğu çekmesi, kolik olması, organ ve dokuların gelişiminin uzamış olması (henüz gelişimini tamamlamamış olması)  yemek esnasında öfke krizi veya nöbeti benzeri bir huysuzluk hali olabilir. Bu durumda klinik bir muayene neticesinde eğer bir problem tespit edilirse acilen tedavi edilip, bebek gelişiminin yavaşlaması problemi aşılabilir.

Bu dönem karşılaşılabilinecek en büyük problemlerden biri alerjik tabanlı rahatsızlıklardır. Alerjinin vereceği reaksiyon her bebekte ve her yiyecekte farklılık gösterebilir. Kimi zaman nefes darlığı gibi hayati önem taşır. Kimi zaman kolayca fark edilecek şekilde vücudun farklı yerlerinde oluşacak kızarıklık şeklinde ortaya çıkabilir. Özellikle ek gıdaya geçiş döneminde bebek her yeni bir gıda ile tanıştığında çok ciddi bir şekilde takibe almak gerekmektedir. Bu süreç yaklaşık 1-2 sene sürecek bir tanışma seansıdır. Bebeğin gelişimi ciddi bir şekilde takibe muhtaçtır. Alerjiye sebep olan gıdanın tespit edilerek geliş dönemi boyunca o gıdanın alerjik reaksiyonun yaşanmadığı diğer yiyecek ile takviye edilmesi gerekmektedir.

Bebeğin sindirim sisteminin anne sütünden farklı bir içecek ve yiyecekle tanıştığı ilk zamanlarda bazı sindirim problemleri yaşanabilir. Bazı yiyecekler ile gaz sancılarının arttığını gözlemleyeceğiniz bu dönemde gaita problemleri ortaya çıkabilir. Yeni tanıştığı yiyeceklerle günlük hatta gün içinde gaitanın rengi ve yoğunluğu değişebilir. Gaz ve gaita farklılığı ebeveynlere çok önemli mesajlar vermektedir. Bebeğin gazını azaltması için yapılması gereken birkaç doğal yöntem vardır. Örneğin kimyon çayı, rezene çayı, kırmızı elma yağı bu yöntemlerin başlıcalarındandır. Bunların dışında eczanelerde satılan doğal kaynaklı ilaçlar mevcuttur. Bebeğin gaitasında meydana gelen değişim dengelemek için bebeğin tüketimine uygun prebiyotikler kullanılabilir.

Sonuç olarak ek gıdaya geçiş süresince yaşanabilecek sorunlar karşısında yapılması gerekenler hatta sorunlar dahi anne ve babanın genetiği, yaşanan iklim ve coğrafya, çevresel etkiler ışığında değişiklik gösterebilir. Beklenmedik durumlarda tedavi için doktorunuza başvurun.

Yenidoğan Bebeklerde Gaz Problemi, Kolik Bebekler

Yenidoğan Bebeklerde Gaz Problemi, Kolik Bebekler

Yenidoğan bebeklerde genellikle gaz problemi yaşanmaktadır. Ancak bu problemleri aşmak için bazı yöntemler bulunmaktadır. Gelin hep beraber detayları öğrenelim.

Bebek Gazı Nasıl Çıkartılır?

Yeni ebeveynler o küçücük çocuklarından çıkan büyük sesten ötürü büyük şaşkınlık yaşamaktadır. Bebeklerde gaz sancısı dışarıdan dinlendiği zaman sesli bir orkestranın bir parçası gibidir. Burada yazımızda bebeklerin gaz problemi ile nasıl başa çıkabileceğim hususunda bazı önerilerde bulunacağız.

Bebeklerde Kafa Çarpmaları ve Düşmeler

Bebeklerde Kafa Çarpmaları ve Düşmeler

Bebeğim yataktan düştü. Ne yapmalıyım?

Bebeğiniz veya yeni yürümeye başlayan çocuğunuz kanepeden, yataktan, yüksek bir sandalyeden, beşiğinden veya tezgahtan ciddi bir düşme hadisesi yaşar ise yaralanıp yaralanmadığını kontrol etmek için özellikle yüz üstümü yoksa sırt üstümü düştüğünü bilmeniz gerekmektedir.

Bebeğinizin dışarıdan bakıldığında ciddi bir yarası olmadığını kontrol edin. Kırık bir kemiği olup olmadığını kontrol edin. Daha sonra çocuğun sarsıntı veya diğer bir iç hasarı olup olmadığını öğrenmeniz gerekmektedir. Bu durum kafa hasarını da kapsar. Düşmeler çok ciddi olabilir. Ancak bebekler ve yeni yürümeye başlayan çocukların kemikleri yumuşaktır. Böylece daha büyük çocuklara kıyasla çok daha zor kemik kırılma hadisesi meydana gelir.

Çocuğunuzun görünümü iyi ve normal hareketlerini sergiliyorsa düşmenin ciddi bir tehlikeye sebep olmaması şansı yüksektir. Sabırla çocuğunuzu gözlem altında tutun. İlk iki saat çok önemlidir. Ancak tedbiri 24 saat boyunca bırakmamak gerekir. Özellikle kafasını çarptığı veya düştüğü durumlarda büyük önem taşır. 

Eğer çocuğunuz düşmesi sizi aşırı derecede endişelendiriyorsa, mutlaka yaralandığını düşünüyorsanız veya çocuğunuz sıra dışı ve rahatsız olmuşcasına karmaşık hareketler sergiliyorsa doktor kontrolüne acilen götürün.

Eğer anormal bir davranış veya belirti yoksa çocuğunuzu uyanık tutun, böylece çocuğunuzun normal davranışlar gösterdiğini izleme imkanınız olur.

Bebeğinizin kafa çarpması sonucu acil yardıma ihtiyaç duyduğunuzda

Aşağıdaki durumlardan biri oluştuğunda 112'yi arayın:

• Bilinç Kaybı: Eğer çocuğunuz nefes almıyorsa bebeğinize (12 aydan küçük ise) bebek kalp masajı, (12 aydan büyük ise) kalp masajı ve suni solunum yaparken birini 112'yi aramaya yönlendirin
• Eğer basınçla durduramadığınız bir kanama varsa
• Felç varsa
• Tepkisizlik: Eğer çocuğunuz nefes alıyor ancak tepki vermiyorsa, düşmeden sonra bilinci kapanmışsa uyku pozisyonuna geçme istedi ve onu uyandıramıyorsanız

Aşağıdaki belirtiler ve işaretler mevcutsa çocuğunuzu acil servise götürün veya biran önce doktorunuzla konuşun;

• Kemik kırığı, bu duruma büyük deformeler de dahildir, bilek dönmesi gibi veya kol ve bacak çıkması gibi 

• Kafatası kırığı şüphesi, Kafa derisi üzerinde yumuşak, şişkin bir alan varsa, özellikle kafa bölgesinde kulakların arkasında; göz beyazında kan oturması; burun veya kulağından  gelen pembemsi bir sıvı veya kan gelmesi 

• Sarsıntı, Tazyikli kusma ve aşırı uyku hali. Çocucuğunuz yaşına bağlı olarak emeklemesi veya yürümesindeki değişim. Baş ağrısı ya da baş dönmesi; zayıflık ve karışıklık; konuşma, görme, ya da motor becerileri ile ilgili sorunların meydana gelmesi

• Beyin hasarı şüphesi, göz bebeğinin boyutunun değişmesi ve sıra dışı göz bebeği hareketleri
• Uzayan ağlama ve çığlıklar, abdominal (karın bölgesi) kanama veya olası bir iç kanamayı gösteriyor olabilir

Bebek Arabası Seçimi

Anne ve babalar için en hayati araçlardan biridir. Doğru bebek arabasını seçmek hayatını kolaylaştıracaktır. Ancak bu konuda ihtiyaç duyduğum objektif bilgilere erişmek için çok çabalamam rağmen net bilgiler elde edemedim. Ama burada bebek arabası ile ilgili çok önemli ip uçları paylaşacağım. Benim gibi mağaza mağaza dolaşıp her ürünün satış temsilcisinin kendi ürününü satmak için anlattıklarını mantık süzgecinden geçirip oğlum ve bizim için en iyi arabayı seçmek için uğraşmayın istedim. Konumuzu ele alış şeklimiz bebek arabasının özellikleri ve konfigürasyonlarının alternatiflerini teker teker ele alarak sizin için en iyi modeli tercih etmenizi sağlamaktır.

Tekerlek adedine göre bebek arabaları

Çoğunlukla kullanılan iki model vardır. Üç ve dört tekerlekli bebek arabaları olmak üzere iki ana başlık altında toplayabiliriz.

Üç tekerlekli bebek arabaları marka modele göre özellikleri değişiklik göstermektedir. Üç tekerlekli bebek arabalarının en kullanışlı olduğu alan jog atma için olan büyük tekerlekli modelidir. Bu model koşu yapan anne ve babalar için tasarlanmıştır. Düz yolda yüksek hızda gitmek için tasarlanmıştır. Ancak üç tekerlekli modellerin günlük kullanımda ve uzun süreli kullanımlar için bazı sıkıntılar doğurmaktadır. İlk 6 aylık dönemde pek problem yaratmasa da özellikle 1 yaşından sonra bebeğin hareketlenmesi ile büyük bir denge problemi ortaya çıkmaktadır. Bebeğiniz bazen ileri doğru hareket isteğini ileri geri hareketi ile anlatmak isteyecektir. Bu hareketler esnasında arabanın dengesinin kolayca bozulması mümkün olmaktadır. Bebeğiniz içinde iken arabanın devrilmesi istenen bir durum değildir. Ayrıca virajlarda yüksek sürat sonucu devrilme vak'aları önceden yaşanmıştır. 

Dört tekerlekli arabalar üç tekerlekli modellere nazaran çok daha emniyetli ve güvenlidir. Günlük kullanımda ebeveynlerin en çok ihtiyaçlarına cevap veren tekerlek konfigürasyonudur. Özellikle kullanım ömrünün uzun olması en büyük avantajıdır. Ayrıca genellikle dört tekerlekli bebek arabaları daha çok özelliğe sahip olduğu dikkat çekmektedir. Örneğin portbebe olma özelliği açısından büyük bir avantaj sağlamaktadır. Aracın dört tekerlekli olması katlandığı zaman üç tekerlekli araçlara göre çok daha fazla yer tutmamaktadır. Bebeğinizin emniyeti açısından ve uzun kullanım ömür avantajları ile dört tekerlekli bebek arabaları daha çok tercih edilmektedir. Zaten bu durumu bebek arabası bakmaya gittiğinizde mağazada modellere baktığınızda çoğunluğu dört tekerleklidir. Tabi ki bunun bir sebebi var.

Tekerleklerine göre bebek arabaları

Tekerleklerine göre bebek arabalarını; çift tekerli, tek tekerli, amortisörlü, büyük tekerli, küçük tekerli olarak sınıflandırmak mümkündür. 

Kıyaslamamıza önce çift ve tek tekerler ile başlayalım. Çift tekerlek bebek arabalarına maalesef çok büyük yaralar sağlamamaktadır. Aksine bir çok alanda özellikle engebeli ve yumuşak zeminlerde bebek arabasının batmasına sebebiyet vermektedir. Halbuki tek tekerlek ile engelleri aşmak çok daha kolaydır. Çift tekerlek kullanılan bebek arabalarına kıyasla tek tekerlekli olanlar tercih edilmelidir.

Tekerleklerin boyutuna gelirsek, büyük tekerlekler küçüklere kıyasla özellikle engebeli arazilerde bebeğinize ve size daha fazla konfor sunmaktadır. Özellikle araka tekerleklerin ön tekerleklere göre büyük olması ileri hareketlerde kolaylık sağlayacaktır.

 Bebek arabalarında amortisörlü ve amortisörsüz tekerlekler kullanılmaktadır. Bazı amortisörler bebeğinizin kilosuna ve yaşına göre ayarlanabilir özelliklidir. Bu iyi bir özelliktir. Ancak genelde amortisörlü tekerlekler tek tiptir. Konfor sağlamaktadır. Yani bebek arabanızın tekerleklerinde ayarlanabilir olmasada amortisörlü olmasını tercih edin.

Saklama alanlarına göre bebek arabaları

Bebek arabalarının saklama alanları hayat kurtarıcısıdır. Çünkü bebeğiniz ile birlikte dışarı çıkarken tedarikli olmanız gerekmektedir. Bunun için yanınızda bulundurmanız gereken daima bir çanta bulunacaktır. Bu çantayı bebek arabasının saklama gözünde taşımanız hem emniyetli hem konforludur. Çünkü benim gibi eğer çantanızı bebek arabasının kulpuna asarsanız, arabanın dengesinin kolayca bozulmasına ve bebeğinizin emniyetinizi tehlikeye atmanıza sebep olacaktır. Ancak saklama bölümünün kullanışlı olması gerekmektedir. Aksi takdirde kullanmayı pek tercih etmeyebilirsiniz. Yada kullanışlı olmadığı için yeteri kadar malzeme koyamazsanız işlevi de olmayacaktır. 

Örneğin yada ki resimde bulunan bebek arabasının saklama bölmesi büyük oranda koltuğun altında kalmaktadır. Saklama bölgesinin girişi oldukça dar. İki parça eşyayı sırayla koymanız gerekecektir. Ancak ilk koyduğunuza ulaşmak için ikinci koyduğunuz çıkartarak ulaşabilirsiniz. Bu durum pek tercih edilen bir durum değildir. Saklama bölmesi oldukça geniş olsa da giriş kısmının dar olması sonucu geniş hacminin çok bir anlamı olmayacaktır. Ayrıca saklama bölmesini araba katlandığında ne durumda olduğu da önemlidir. Çünkü bazen saklama bölmesini boşaltmadan katlama ihtiyacı duyabilirsiniz. Saklama bölmesinde eşya varken katlanmayan arabaları tercih etmemenizi tavsiye ederiz.

Yandaki resimdeki modelin saklama bölmesi oldukça ulaşılabilir. Katlandığı zaman dahi saklama bölgesindeki malzemeleri boşaltmadan katlayabilirsiniz. 

Saklama bölgesi bulunmayan modelleri tercih etmeyeniz. Çünkü hayati öneme sahip bir ihtiyaçtır.

Çocuğunuz İçin Araba Koltuğu Seçimi Önerileri

Yeni doğanlar iki şekilde araba koltuğunda oturabilir; birincisi ana kucağı ile arabanın gidiş istikameti aksine oturtulur, ikinci olarak da dönüşebilir araba koltuklarında oturtulabilir. Dönüşebilir araba koltuklarında bulunan aparat ile yeni doğan için uygun hale getirilen koltukta seyahat etmeleri mümkündür. Bebeğiniz büyüdüğünde ise aparatı koltuktan ayırarak kullanıma devam edebilirsiniz. Böylece bir ana kucağı bir araba koltuğu almak yerine tek bir ürün ile bu ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz. Bir çok anne ve baba çocuğunun arabada uyduğundan bahseder. İyi bir koltuk seçimi bebeğinizin konforu açısındanda çok önemlidir. Ancak konforun yanı sıra bu koltukların kullanım amacı olan emniyeti sakın ihmal etmeyin.

Eğer bebek arabanızı travel sistem aldıysanız. Zaten setin için ana kucağı olacaktır. Ayrıca ana kucağının bebek arabasına da monte ediliyor olması açısından son derece kullanışlıdır.

Doğal olarak kullanıcılar en emniyetlik bebek koltuğunun hangisinin olduğunu bilmek istiyor. Ancak piyasada bulunan birçok koltuk en azından minimum standartları karşıladığına dair testlere giriyor ve onay alıyorlar. Bu noktada birçok otorite kuruluşlar var. Hundai İ10 aracı piyasa çıkarken euro ncap dan 5 yıldız aldığını duyurarak piyasaya çıktı. Ancak müşteriler şunu da düşünüyor. Hundai i10 5 yıldız aldıysa mercedes bmw gibi araçlar kaç yıldız acaba? Bebek koltuklarında da buna benzer bir hadise yaşanmaktadır. Farklı kuruluşlardan tam not alan iki bebek koltuğunu kıyaslamak anlamsız olacaktır. Çünkü ikisi de aynı amaçlara hizmet eden testlere girdilerse bile aynı teste girmediler.

Araba koltuğunda iki önemli husus var. Birincisi bebeğin pozisyonu nasıl olmalıdır? Bebeğin ters gitmesi, düz gitmesine nazaran daha emniyetli olduğu yapılan bilimsel çalışmalar sonucu açıklanmıştır. Ancak bazı çocuğun ters giderse canın sıkılacağı veya midesinin bulanacağı düşünen ebeveynler aracın istikametine bakan koltukları tercih ettikleri için daha çok satılmaktadır. Araç kazalarının da büyük oranda kaza aracın gittiği istikamette bir cisme çarpması veya yandan gelen bir aracın çarpması sonucu gerçekleşmektedir. Yani arkadan çarpışma yaşanması diğerine nazaran daha az bir ihtimaldir. Ayrıca çocuk hep ters seyahat ederse ebeveynlerin yaşadığı endişelerinde yersiz olduğum gözlemlenecektir.

İkinci önemli husus ise beş noktalı emniyet kemerini yoksa noktalı emniyet kemeri daha emniyetli sorusunu cevabıdır. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki üç noktalı emniyet kemeri beş noktalı emniyet kemerlerinden daha emniyetlidir. Özellikle taklalı kazalarda fazladan iki kayış çocuğun daha fazla hasar almasına sebebiyet verdiği görülmüştür. üç noktalı emniyet kemeri çocuğu emniyetle tutmak için yeterli olduğu gibi taklalı veya aracın ters döndüğü durumlarda daha emniyetli olduğu gözlemlenmiştir.

Yeni Avrupa standartları ile eskiden kilograma göre sınıflanan araba koltukları artık bebeğin görüne sınıflandırılacak. Özellikler kazalarda kilodan daha çok boy uzunluğunun daha büyük önem taşı gözlemlendiği için standartlar bunun üzerine kurulmuştur. 

Ateş Ölçer Tavsiyeleri

Birçok çocuk ilk yıllarının sonuna doğru hasta olurlar ve üzücü olan şey ise bebeklerin kendilerini iyi hissetmediklerini söylememeleridir.

Düşünsenize üşüttüğünüzü ve ağlamaktan başka bir şey yapamadığınızı bu durum son derece üzücü ve aynı zamanda çok tehlikeli olabilir.

Bu durumda en iyi yöntem eğer bebeğiniz hastayken çok iyi ve doğru değer gösteren bir ateş ölçer kullanmaktır.

Bir ateş ölçer ebeveynler için en önemli cephanelerden biridir. Eğer hala bir ateş ölçer almadıysanız mutlaka bir tane edinin.

Ancak günümüz teknolojisinde klasik bir koltuk altı termometre almak tam anlamıyla bir çözüm değildir. Çünkü özellikle bebekler ve çocuklar için onlara özel olarak üretilmiş özellik taşıyan bir termometre diğerlerine nazar çok daha doğru değer gösterir.

Bu yazımızda iyi bir ateş ölçer almanız için bilmeniz gereken her şeyi burada size sunmak istedik.

Rektal (Makattan) Ateş Ölçerler

Bebeğinizin ateşini ölçmek için en doğru sonuç veren yollardan biridir. Düşüncesi pek hoş olmadığı gibi aslında pek de konforlu bir yöntem değildir. Ancak bebeğinizin ateş ölçümünü doğru yapmanız son derece hayatidir. Eğer bu ateş ölçerlerden birini alacaksanız, esnek uçlu ve geniş tabanlı bir termometre tercih edin. Bu sayede bebeğinizin ateşini ölçerken tehlikeli bir biçimde çok derine sokmanızı engeller.

Alından Kızıl Ötesi Ateş Ölçerler

Bu ateş ölçer en yeni teknolojilerden biri ve en pahalılarındandır. Ancak tercih etmek için bir çok iyi sebepleri vardır. Bu ateş ölçerler kızıl ötesi teknoloji kullanarak alın kısmından bebeğinizin ateşini temassız bir şekilde ölçmektedir. Sadece en emniyetli yöntem değil ayrıca en uygun yöntemdir. Oldukça doğru sonuç vermektedir. Genellikle hastanelerde muayenelerde kullanılmaktadır. Yalnızca bu ateş ölçer 3 aylıktan büyük bebeklerde kullanılması önerilmektedir.  Ancak araştırmalar her yaşa uygun olduğunu göstermektedir. 3 aydan küçük bebeklerde kullanılacaksa bile rektal ateş ölçer ile çifte kontrol yapılması önerilmektedir.

Koltuk Altı Ateş Ölçer

Koltuk altı ateş ölçerler doğru değeri ufak hassasiyetlerle gösterir. Çünkü çok kolayca doğru ölçüm dış etkenlerden etkilenir. Eğer farklı bir yöntem kullanmak zorunda kaldıysanız en son tercih edeceğiniz yöntemlerdendir. Gerçekten pek tavsiye edilmez. Eğer gerçekten uygun fiyatlı ve dış etkenlerden daha az etkilenen bir ateş ölçer almak istiyorsanız dil altı ateş ölçerler daha iyi bir seçim olabilir.

Kulaktan Ateş Ölçer

Bu tip ateş ölçerler hakkında genel kanaat dış etkenlerden minimum etkilendiği ve kullanımın kolay olmasıdır. Kulak içine kolayca yerleştirilebilir olmasından ötürü özellikle 12 aylık civarı olan çocuklarda son derece doğru sonuç veren bir termometredir. ancak kulağa doğru bir pozisyonda yerleştirmiş olması son derce önem taşımaktadır. Yanlış pozisyonda ölçüm yapmak hatalı sonuçlar almanıza sebep olacaktır. 12 aylıktan çok küçük olan çocukların kulak kanallarının dar olmasından dolayı en uygun bir seçenek olmayabilir.

Ağızdan Ateş Ölçer

Ağızdan ateş ölçerler emniyetli ve kullanımı kolay bir termometredir. Ayrıca genellikle doğru sonuçlar verir. Dil altına yerleştirilen bir ateş ölçer ile bir kaç dakikada sonuç alınabilir. 4 yaş civarındaki çocuklar için idealdir.

Emzik Ateş Ölçer

Emzik ateş ölçerler bir emziğin içine monte edilmiştir. Yeni doğan bebekler için kullanımı uygundur. Ancak çok doğru sonuçlar vermediği için doktorlar tarafından önerilmemektedir. Bu tip ateş ölçerlerden uzak durulmalıdır.

Bebek Beşiği Seçimi: Uzman Babalar İçin Kılavuz

Bebeğinizi o kısacık uyku aralığınızda gözetimsiz olarak bırakacağınız emniyetli nadir yerlerden biridir. Bu nedenle beşik seçimi hayati bir önem taşımaktadır.

Birçok çeşit beşik modeli mevcuttur. Peki bebeğiniz için doğru beşiği nasıl seçeceksiniz? Bebeğiniz için uygun beşiği seçebilmeniz için detaylı bir kılavuz hazırladım. Bu yazıyı okuduktan sonra artık bebeğiniz için doğru beşiği seçebilir ve bir bebek beşiği uzmanı olacaksınız.

Bebek Beşiği İçin Sıkça Sorulan Sorular

Konuya sıkça sorulan sorular ışığında temel bir kaç konuya değinerek başlayalım.

Bebek Beşiği Nedir?

Beşik bebeğiniz için özel olarak tasarlanmış özünde bir yataktır. Kendi yatağınız gibi hayal edebilirsiniz ancak farkı etrafı korkuluklar örtülü üstü açık bir kafes gibidir. 

Bebek Beşiği Ne Zaman Alınmalıdır?

Annelerin büyük bir çoğunluğu bebek beşiğini henüz hamile iken almaktadır. Bu dönem bebeğin cinsiyeti belli olduktan sonra bebek beşiği seçimi yapılmaktadır. Çünkü kimse erkek çocuğuna pembe bir beşik almak istemez. Özellikle yüksek talep gören birçok şirket ve internetten uygun fiyatlı satış yapan e-ticaret şirketlerinin üretim ve teslimat süreleri belli bir süre almaktadır. Eğer bebeğiniz doğduğunda hala beşiği beklemek istemiyorsanız. Eşinizin hamileliğinin son 3 ayına girdiğinizde siparişi vermeniz faydalı olacaktır.

Bebek Beşiğinin Kullanım Süresi Ne Kadardır?

Beşikler genellikle bebeğinizin ilk 24 aylık döneminde kullanılmak içindir. Bebeğinizin beşikten ayrılarak bir yatakta yatma zamanı bebekten bebeğe göre değişiklik göstermektedir. Yatağa geçiş için kesin bir işaret istiyorsanız, beşiğiniz bebeğiniz için küçük gelmeye başladıysa ve küçük efor ile beşiğinden dışarı kaçabiliyor ise artık zamanı gelmiştir. Ancak bebeğinizin illa beşikten kaçmasını beklemeniz gerekmez çünkü bazı bebekler genele kıyas ile daha hareketli uyurlar. Bu durumda kısıtlı hareket alanı bulunan beşikler bebeğinizin uykusunun sık sık bölünmesine sebebiyet verebilir. Bu durumda da mecburen başka bir arayışa girmeniz gerekecektir. Bu konuyu başka bir yazı dizimizde detaylı olarak ele alacağız.

Bebek Beşiği Çeşitleri

Bebek beşiğinin bir çok modeli bulunmaktadır. Bebeğiniz için en uygun modeli seçmeniz için en popüler bebek beşiği modellerini paylaşacağız.

Standart Bebek Beşiği

Gözlerinizi kapayıp bir bebek beşiği hayal ettiğinizde gözlerinizin önüne muhtemelen ilk gelen beşik modeldir. Standart bebek beşikleri dikdörtgen tabanlı ve 4 tarafı sabit korkulukludur.

Bebek beşiği için standart kelimesini yanlış anlamayın birçok çeşit stilde çocuk odanız için uyumlu bir model bulabilirsiniz.

Avantajları;

• Genellikle fiyat olarak en uygun bebek beşiği modelidir.
• Kolay kurulum ve montaj yapılabilir.
• Uzun ömürlüdür.

Dezavantajları; 

• Diğer bebek beşiklerine kıyasla birçok özellikten yoksundur.
• Bir pozisyondan diğerine kolayca taşınamayabilir.

Dönüştürülebilir Bebek Beşiği

Ömürlük beşik olarak da bilinen dönüştürülebilir bebek beşikleri bebeğin büyümesi düşünülerek tasarlanmıştır. Bu isim arkasındaki mantık bir veya daha fazla farklı mobilyaya dönüşmesidir. En genel dönüşüm çeşitleri;

• Standart beşik
• Günlük yatak 
• Yeni yürüyen bebek yatağı
• Tek veya çift kişilik yatak

Dönüşebilir beşikler genellikle dönüşebildiği mobilya sayısı ile anılırlar. Örneğin yukarıdaki resimdeki gibi bir beşik 4 farklı mobilyaya dönüşebildiği için 4'ü bir arada olarak anılmaktadır.

Dönüşebilir yataklar çocuğunuz büyükçe dönüşüm sağlayarak ihtiyaçları karşılamak için tasarlanmıştır.

Avantajları;

• Uzun zamanlı yatak çözümü ile maliyet etkinliği sağlamaktadır.
• Çocuğunuz ömür boyu ihtiyacı olan yatağı sadece bir beşik ile çözümlemek.
• Sürekli dönüştürülebilir olması
• Beşik eskiyene kadar herhangi bir ayara veya tasarıma ihtiyaç duymamaktadır.

Dezavantajlar;

• Genellikle diğer bebek beşiklerinden daha pahalı olması
• Gelecekte evinizin iç tasarımına hitap etmeyebilir.
• Beşiğin dönüşümü için iş yapan becerikli ellere ihtiyaç duyulmaktadır.
• Dönüşebilir beşik kiti gelecekte kullanılmak üzere tüm parçaları ile birlikte depolanması gerekmektedir.
• Beşiğin kullanıma bağlı olarak yıpranmasından dolayı gelecekte kullanılmaz bir hal alabilir.

Taşınabilir Bebek Beşiği

Eğer evinizin kullanılabilir alanı konusunda bazı problemler yaşıyorsanız taşınabilir bebek beşiği sizin için uygun seçim olabilir. Ayrıca bebek beşiğinin katlanabilir olması kolayca yer değişimi imkanı sunmaktadır. İstenildiği zaman ev işleri yaparken bebeğinizin gözünün önünde olması için yer değişikliği yapabilirsiniz.

Taşınabilir bebek beşiği katlanan beşik olarak da bilinir. Çoğu modelde kullanılan tekerlekler ile ufak bir itme kuvveti ile bile kolayca yer değişimi imkanı sunulmaktadır. Pozisyonunu sabitlemek istediğiniz zaman tekerleklerin kilitlenmesi ile mümkün olmaktadır.

Burada göz önünde bulundurulması gereken diğer bir nokta ise tekerleklerin işlevlerini yerine getirilmesi için uygun zemin ortamı bulunması gerekmektedir. Uygun zemin için uygun tekerlek kombinasyonlu bir beşik modeli tercih etmek büyük önem taşımaktadır. Aksi takdirde beşiği iterken beşiğin hasarlanmasına sebebiyet verebilir.

Avantajları;

• Kısıtlı kullanılabilir alanı olan evler için mükemmel
• Bebeğinizi sürekli gözlem altında tutmanızı sağlar.

Dezavantajları;

• Beşiğin tekerlerinin frenleri sürekli kontrol edilmelidir.
• Diğer bebek beşiklerine göre daha az tasarım çeşidi bulunmaktadır.
• Beşik katlandığında yatağı ayrıca muhafaza etmek gerekmektedir.

Seyahat Beşikleri

Seyahat beşikleri yukarıda  resimde görüldüğü gibi çantasında paketlenerek taşınabilmektedir. Eğer bebeğiniz ile tatile gidiyorsanız ve sık sık yatılı ev gezmelerine gidiyorsanız bu model tam size göre.

Seyahat beşikleri genellikle alabileceğiniz en hafif beşiktir. Genellikle polyester ağ ile örgülü ve alüminyum iskelete sahip bebek beşikleri tahta sağlam kuzenlerine göre biraz daha hassastır. Ancak son yıllarda gelişen teknolojinin etkisi ile az yer kaplayan ve dayanıklı ürünlerde piyasada mevcuttur.

Bir çok seyahat beşiği 15 saniye gibi kısa kurulum süreleri ile de ön plana çıkmaktadır.

Avantajlar;

• Hafif Ağırlık
• Hızlı Kurulum
• Kolay taşınabilir
• Uçakta taşınabilir

Dezavantajları;

• Sıradan bir beşik gibi görev yapmayabilir
• Yırtılmalara karşı son derece hassastır
• Devamlı bir beşik çözümü için yeterli olmayabilir

Çok Amaçlı Beşikler

Çok amaçlı bebek beşikleri tasarımına bağlı olarak bir veya daha fazla mobilyadan oluşmaktadır. Çok amaçlı beşik maliyeti iki farklı mobilya alma maliyetine denk gelmektedir.

Alt değiştirme masası, elbise dolabı ve çekmece çok amaçlı beşiklerde en yaygın kullanılan mobilya parçalarıdır.

Eğer çok amaçlı beşiğin mobilyaları ayrı ayrı satın alınırsa çok daha fazla yer kaplayacaktır. Çok amaçlı beşik sayesinde dar alanda bir çok fonksiyonu bir arada bulunabilir.

Avantajlar;

• Ekstra mobilya ihtiyacını ortadan kaldırır.
• Hızlı kurulum.

Dezavantajları;

• Boyutun küçük tutulması için bazı özelliklerden fedakarlık etmek gerekebilir.
• Sıradan beşiklere göre çok daha fazla yer kaplaması ve yer değişiminin çok zordur.

Yuvarlak Bebek Beşiği

Yuvarlak bebek beşiği çok yaygın kullanılan bir model değildir. Birçok yuvarlak beşiğin üst tarafı cibinlikle kapanarak orta çağ görünümü vermektedir.

Çok popüler olmasada yuvarlak beşiğin yatak ve benzeri aksesuarlarını bulmak çok da zor değildir. Ancak bu aksesuarlar standart olanlara göre biraz daha pahalıdır.

Yuvarlak beşikler genellikle dikdörtgen beşiklere kıyasla daha küçüktür. Dolayısı diğer beşiklere kıyasla bebeklerin daha kısa zamanda daha büyük bir yatağa geçiş ihtiyacı olacaktır.

Avantajlar;

• Sıra dışı tasarım
• Cibinlik opsiyonu

Dezavantajları;

• Kısa kullanım ömrü
• Pahalı olması
• Sıra dışı tasarımının modern dekora uyum sağlamaması

Babalar için herşey...

Baba olmak, zamanla farkına varılan bir kavramdır. Annelere nispeten daha geç olgunlaşmaktadır. Bunun sebebi fizyolojik olarak annenin hormonsal olarak rahimin de yumurtaların döllenmesi ile çocuk arasında bir bağ oluşmaya başlar. Ancak babalar için bu hormonsal değişiklik ne eşi hamile olduğunda nede çocuğu hayata geldiğinde mümkün olmaktadır. Annelik içgüdüsü denilen şey fizyolojik olarak da gerçekleşmektedir. Bu fizyolojik değişiklikler duygusal değişikliklere de sebep olmaktadır. Böylece anne olunmaktadır. Ancak baba ve evlat ilişkisi bebeğin doğumundan hatta sütten kesilmesinden sonra olgunlaşmaktadır. Yani baba olmak yaşantı ile olgunlaşan bir kavramdır. Her ne kadar anneler tarafından bu durum anlamlandırılamadığı için özellikle doğum sonrası dönemde ilişkilerde bazı sorunlara sebep olabilmektedir. Halk arasında kadının loğusalık dönemi olarak da adlandırılır. Loğusalık sendromu erkeklerin bir kesimi tarafından yalanlansa da bu gerçeği değiştirmez. Babaları zor durumda bırakan bu süreci ufak sırıklarla atlatmak çok büyük başarıdır. Bu durumun herhangi bir ilacı bulunmamaktadır. Çoğu şeyde olduğu gibi bir ilacı varsa oda zamandır.

Bu zorlu süreçte sürekli bir arayış içinde oluyoruz. Doğru bilgiye ihtiyacımız oluyor. Etrafımızda ki insanların tecrübelerinden faydalanıp doğru bilgiyi arıyoruz. Ancak tecrübeler çoğu zaman bizim için çözüm olmuyor. Çünkü her çocuğun ve annenin fıtratı farklıdır.

Araştırma için en çok kullandığımız bilgi aracı olan internette ise güvenilirliği teyide muhtaç bilimsellikten uzak birçok bilgi bulunmaktadır. Çocuğumuz için ihtiyaç duyduğumuz bilgileri kadınlar ve anneler için hazırlanmış forum sitelerinde, bloglarda arıyoruz. Ne yazık ki buradaki yorumlar ve bilgiler genellikle anneliğin vermiş olduğu büyük bir duygusallık etkisi altında, bilimsellikten uzak yaşanmış tecrübelere ve geleneksel yöntemler etkisi altındadır.

İşte bu blog sayesinde biz araştırmacı, bilimsellik temelli mantıksal bakış açısıyla yaklaşarak bilgi arayan babalar için çok önemli bilgiler paylaşacağız. Artık günümüz babalarının hizmetindeyiz. Blogumuzda yayımlamamızı istediğiniz bilgi ve belgeler için babaolduk@gmail.com adresine yazabilirsiniz.